Cumartesi, Şubat 02, 2008

Neye bağımlısın ?


Bu aralar insanlarla konuşurken sıkça karşıma çıkıyor, bağımlılık. Gerçi onlar bunu böyle isimlendirmiyorlar, benim isimlendirmem öyle. Siz de istediğiniz gibi adlandırabilirsiniz.

Yaptığı işte başarılı, yaşamda geldiği yere bakınca epeyce yol kat ettiğini düşünüyor ve bununla gurur duyuyor. Buraya kadar her şey şahane ! Peki konu ne ? Kilosunun fazla olmasından memnun değill.

Soru : Ne oluyor da kilonu istediğin yerde tutamıyorsun ?
Cevap : İçimde iki kişi var gibi. Birisi, karar verip yapması gerekenleri yaparsa istediği kiloya ineceğini söylüyor. Öteki, şimdilik boşver, bu seferlik yesen ne olur ki deyip, kuralı sürekli bozuyor.

Soru : İşinde başarı getiren özelliklerin neler ?
Cevap : Gelecekle ilgili plan yaparım, bunu başkalarıyla tartışıp onların da benimsemesini sağlarım. Sonra da adım adım kararlılıkla uygulamayı gerçekleştiririm.

Soru : Harika ! Peki fark nerede ? İşinde gösterdiğin kararlılıkla, kilo konusundaki kararlılığın arasında ne fark var?
Cevap : Sanırım, iş yerinde sonuçları alınca taktir görüyorum.

Soru : Taktiri nerede arıyorsun ? (bence cavabı var olan bir soru)
Cevap : Diğer insanlardan

Yorum : Ve kendini taktir bağımlısı yapmışsın. Taktirin geldiği yerlerde tam gücünü kullanırken, taktir yoksa gücün de yok oluyor.

Soru : Başka nelere bağımlı olabilirsin ?
Cevap :
Sevgi bağımlısıyım, aslında istemesem de, sevilmek için belirli şeylere evet demek zorunda hissediyorum.
Mutluluk bağımlısıyım, sadece mutlu kalabilmek için küçük hedefler koyup kendi kendimi eğliyorum.
Paylaşım bağımlısıyım, yalnız kalmamak için bir sürü yük çekiyorum.
Saygı bağımlısıyım, etrafımdan saygı görmek için özgürce yapmak istediklerimden vazgeçip, daha genel geçer şeylerin peşinden gidiyorum.
Haklı olma bağımlısıyım, her durumda haklılığımı kanıtlamak için, kendimi mücadele içerisinde buluyorum.
Güvenlik bağımlısıyım, eğer mevcut durumu sürdüremeyeceğim bir tehlike sezersem gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi olduğum yerde kalıveriyorum.

Peki bunlar iyi şeyler değil mi ? Kim istemez sevilmeyi, mutluluğu, saygıyı.....
Hem de şahane şeyler de, galiba küçük bir ayrım var.

Biri : Sevilmek için.........yapmalıyım
Öteki : Yapmak istiyorum, sonucunda da sevilirsem süper olur.

Biri : Esaret
Öteki : Özgürlük

Seç !

3 yorum:

Adsız dedi ki...

harika bir makale.paylaştığın için teşekkürrler:)

Ali Karakuş dedi ki...

Bugünlerde tam da insanların %99'unun neden mecburiyet duygusu içinde yaşadığını düşünüyordum:) hayat sınırsız seçenek demek olduğu halde...

Süpper yazmışsın... Tebrikler.

Serdar dedi ki...

Teşekkür ederim Alim...Kitabın hayırlı olsun, beni heyecanlandırıyorsun...